Martin Heidegger’in “Her soru bir arayıştır.” sözü üzerinden bakınca, referandumun bir arayış olduğunu söyleyebiliriz.. Evetçilerin varmaya çalıştıkları, hayırcıların kaçındıkları yer nasıl bir durumdur? Referandumda aranan nedir? Bu referandum Türkiye’yi bir yere taşıyabilecek midir?

Türkiye’nin ana meselesi, milletin kovanına sahip çıkamaması, kovanlarının yanlış yere konulmasıdır. Batıcılık, modernleşme denilen şey, kovanların emperyalist Avrupa devletlerinin elinin altına konulması ve balı yağmalamasına izin verilmesidir.

Medeniyet, kovanları doğru yere koyup en kaliteli ve en çok balı üretmektir. İslam birliğini savunmak, İslam milletinin kovanların sahibi olduğunu ve kovanlarını en çok bal üretebilecekleri, en kalite bal üretebilecekleri yere taşımaları gerektiği görüşünün mücadelesini vermektir.

Dünya güçleri, ABD ve Batılı devletler, kovanları yağması en kolay yere konulmasını dayatıyorlar. İktidarlar, kovanların emperyalizmin belirlediği yerde tutulması ve balın güvenliğinin sağlanması yarışında şekilleniyor.

Bu gerçeklerden bakınca, referandum kovanı sahibine iade etmeyecek ve kovanın yerini değiştirmeyecek. Anayasanın değiştirilemez maddelerinin gündeme gelmesi ve rejim değişikliğinin olmadığı açıklamaları kovanı sahibine vermeme ve yerini değiştirmeme konusundaki uzlaşmanın göstergeleridir.

Referandumun anlamı, “Emperyalizm adına kovanlara nasıl daha iyi sahip çıkılabilir?” tartışmasıdır.

Dolayısıyla önümüzdeki referandum gündeminde, ısrarla İslam milletinin kovanların sahibi olduğunu, dilediği yere taşıyabileceğini ve artık balının yağmalanmasını istemediğini savunmak gerekiyor.

Kovan, bal yiyeceğimiz bir yere taşınmayacak ama referandum daha önce kovanımızı yağmalayanlardan hesap sorma hakkımız teyit edilecek, belki hak arama yolumuz açılacak..

Evetçiler, kovanın iade edileceğini ve yerinin değiştirilmesine de izin verileceğini ima ederek halkın desteğini arıyor..

Hayırcılar, kovanımızın yağmalamasının, hesap sorma hakkımızın unutulmasını istiyorlar..

Kovanı çiçekle buluşturmak başka bahara kalıyor, daha kovanlar elimizde olmadığından ve hesap defteri kavgasından..