İslam’ın tarihte yüzünü göstermesi camilerle olmuştur. Hz.Peygamber (s.a.v.) hicret ettiği Medine’de ilk iş olarak bir cami yaptırmıştı. Yedi ay (Eylül 622 – Nisan 623) süren inşaatında sahabeler ile birlikte bizzat kendisi de çalıştı. Caminin inşa süreci, aynı zamanda yeni medeniyetin, yeni toplumun da inşa süreciydi. Mescidin inşası, Hz.Peygamber’in (s.a.v.) güzel sözleri ve şiirlerle teşvik edilen ensar ve muhacirlerin kaynaşması için iyi bir fırsat oldu. Mescid-i Nebevi’nin ibadete açılması, Yesrib’i Medine haline getirecekti.
1990’da dünya güçleri çift kutuplu dünyayı yıkıp küreselleşme sürecini başlatmasına Türkiye’nin tepkisi 1991’de Aykut Edibali, Necmettin Erbakan ve Alaparslan Türkeş’in kurduğu ittifaktı.. Seçim barajının altında yığılıp kalmamak için kurulan bu ittifak, çeyrek asır sonra Cumhur İttifakı boyutuna taşındı. Cumhur İttifakı da müze haline getirilen Ayasofya Cami’ni aslına uygun şekilde mabede dönüştürerek milletimizin tarih yolculuğunu kendi mecrasında devam ettirme yönünde irade ortaya çıkardı..
Ayasofya Cami’nin açılmasının yanına Büyük Çamlıca Cami ve Taksim Camilerinin açılışını da koyarsanız; milletimizin ağırlığını yüce sadakat odağı olan İslam’dan tarafa koyarak tarih yolculuğuna devam etmekte olduğunu da fark edersiniz..
Bu yazıda Ayasofya, Büyük Çamlıca ve Taksim Camileriyle süren tarih yolculuğunun psikososyal boyutuna değinmek istiyorum.
AYASOFYA’DA İLK CUMA NAMAZI
Danıştay 10. Dairesi’nin 1934 yılında alınmış Bakanlar Kurulu kararını iptal etmesinden iki hafta sonra, 24 Temmuz 2020’de Ayasofya, kılınan cuma namazıyla yeniden ibadete açıldı.
Müze statüsü iptal edilen ve yeniden mabede dönüştürülen Ayasofya Camii'nde 86 yıl sonra ilk cuma namazı büyük bir ihtişamla kılındı. Ayasofya Camii'nde Cuma namazına İstanbul’un ve Türkiye’nin dört bir yanından katılım oldu. Cuma namazından saatler önce Ayasofya’ya çıkan yollar kalabalık yüzünden kapatıldı.
Program, Mehmet Hadi Duran, Abdullah Yılmaz, Rıdvan Akbaş, Enes Özsoy, İbrahim Çoban'ın tekbir ve salavatlarıyla başladı. Saat 12:00 sıralarında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi'ne geldi. Ayasofya Camii'nde verilen selanın ardından namazdan önce cemaate Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kur'an-ı Kerim’den Fatiha suresini ve Bakara suresinin ilk beş ayetini okudu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan "Artık burası aslına döndü; camiydi, tekrar cami oldu. Şimdi ilanihaye inşallah cami olarak tüm inananlara hizmete devam eder." diye konuştu.
Diyanet İşleri Başkanı Prof.Dr. Ali Erbaş Ayasofya'daki ilk hutbede "Ayasofya Fethin Nişanesi, Fatih'in Emaneti" başlıklı hutbeyi okumak için minbere kılıçla çıktı. Erbaş hutbede "Ayasofya'nın ibadete açılması, başta Mescid-i Aksa olmak üzere, yeryüzünün bütün mahzun mescitlerinin ve mazlum müminlerinin can suyuna kavuşmasıdır." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan cuma namazının ardından Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile birlikte İstanbul’u fetheden Fatih Sultan Mehmet Han'ın türbesini ziyaret etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, gazetecilerin soruları üzerine Ayasofya için "Tüm insanlığın bir kültür mirası olarak her dinden insanların gelip gezebileceği bir yer. Cumhur İttifakı olarak büyük bir gayretle Ayasofya’yı aslına döndürmüş olmamız milletimizin on yıllara sari özlemini gerçekleştirme bakımından çok çok önemliydi." ifadelerini kullandı. Erdoğan, Ayasofya ve etrafında kılınan cuma namazına 350 bin kişinin iştirak ettiğini açıkladı.
Ayasofya Caminin ibadete açılışı, Cumhuriyetin süreklilik kapsamında Selçuklu ve Osmanlı devlet çizgisini sürdürme azmini, İslam medeniyetini inşa iradesini ifade ediyor.
BÜYÜK ÇAMLICA CAMİ DE AÇILDI
Temeli 2013’te atılan, 63 bin kişinin aynı anda ibadet edebileceği bir kompleks olarak tasarlanan Türkiye'nin en büyük camisi "Büyük Çamlıca Camisi" altı yıl sonra 3 Mayıs 2019’da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla açıldı. Açılış töreni öncesinde Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yanı sıra resmi davetliler ve vatandaşlar cuma namazı için camiye geldi.
Türk bayraklarıyla donatılan caminin açılış töreni öncesi, sabah saatlerinden itibaren İstanbul Müftülüğü’nün görevlendirdiği hocalar ile Filistin ve Mısır'dan gelen hafızlar, Kur'an-ı Kerim ve ilahiler okudu. Yerli ve yabancı birçok davetlinin katıldığı ve vatandaşlar yoğun ilgi gösterdiği açılış töreninde bir konuşma yapan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, resmi açılışı yapılan caminin İstanbul, ülke ve İslam alemi için hayırlara vesile olması temennisinde bulundu.
Törene çok sayıda yabancı devlet adamı da katıldı: Arnavutluk Cumhurbaşkanı İlir Meta, Gine Cumhurbaşkanı Alpha Conde, Senegal Cumhurbaşkanı Macky Sall, Filistin Başbakanı Muhammed İbrahim İştiyye, Afganistan İcra Heyeti Başkanı Abdullah Abdullah, Azerbaycan Milli Meclis Başkanı Oktay Esadov, Bosna Hersek Devlet Başkanlığı Konseyi Üyesi Şefik Caferoviç, Bosna Hersek Halklar Meclisi Başkanı Bakir İzetbegoviç, Libya Meclis Başkanı Halid Elmeshri, Tunus El Nahda Hareketi Lideri Raşid el Gannuşi katıldı. Törende ayrıca Kazakistan Müftüsü Serikbay Oraz, Özbekistan Müftüsü Osman Alimov, Irak Fıkıh Alimleri Birliği Başkanı Adulvahab Ahmed Hasan, Azerbaycan Şeyhülislam Yardımcısı Salman Musayev, İran Mezhepleri Yakınlaştırma Kurumu Başkanı Mohammadi Araghi Mohsen, Yunanistan'dan müftüler Ahmet Mete ve İbrahim Şerif, Karadağ İslam Meşihatı Başkanı Rıfat Feyziç, Filistin Eski Kudüs Müftüsü Sabri İkrime Said, Katar Din İşleri ve Vakıflar Başkanı Gayt Bin Mübarek'in de aralarında bulunduğu birçok yabancı din adamı da yer aldı.
Açılışta Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, duasında şu niyazda bulundu: “Ya Rabbel alemin, kalplerimizi, gönüllerimizi camilere, mescitlere bağlı kıl, neşeyi ve huzuru camilerde Allah’a ibadette bulan insanlardan eyle bizleri ya Rabbi. Ya Rabbel alemin, çocuklarımızı, gençlerimizi, neslimizi, zürriyetimizi senin yolundan ayırma. Habibin Muhammed Mustafa’nın sıratı müstakim isimli yolunda daim eyle Allah’ım. Ey kalpleri evirip çeviren Allah’ım; kalplerimizi senin yolunda sabit kıl. Ey halleri evirip çeviren Allah’ım; en güzel haller bizlere ihsan eyle Allah’ım. Bu camiyi cemaatsiz bırakma Allah’ım, bu camiyi çocuksuz bırakma Allah’ım, bu camiyi gençsiz bırakma Allah’ım. Bu caminin minarelerinden ezanları eksik eyleme Allah’ım. Ya Rabbel alemin, camilerimize namahrem elleri değdirtme, mabetlerimize namahrem elleri değdirtme, bayrakları hiçbir zaman gönderden indirtme Allah’ım. Milletimizin kalplerine sevgi ve muhabbet bağlarını yerleştir Allah’ım. Her türlü düşmanların şerrinden milletimizi ve bütün İslam alemini sen muhafaza eyle Allah’ım.”
Osmanlı-Selçuklu mimari tarzı ile bugünün çizgilerinin bütünleştiği Büyük Çamlıca Camisi, kentin yeni sembollerinden biri oldu. Görkemli mimarisiyle İstanbul'un her noktasından rahatlıkla görülebilen cami, bu heybetli yapısına yakışır anlamda bazı rakamsal büyüklükleri de ihtiva ediyor. İçine girildiği andan itibaren İstanbul'un simgesi haline gelen selatin camilerinin adeta devamı hissini uyandıran Büyük Çamlıca Camisi, her bir bölümünde en ince ayrıntısına kadar düşünülen detaylarıyla ilgi çekiyor.
Caminin yanı sıra müze, sanat galerisi, kütüphane, konferans salonu, sanat atölyesi ve otoparkın da yer aldığı Büyük Çamlıca Camisi'nin inşasında birçok yenilik ve farklılık da hayata geçirildi.
Anadolu yakasında Büyük Çamlıca Camisinin yapılıp ibadete açılmasının anlamı, milletimizin doğuda ve güneyde İslam milletiyle kader birliğini vurguluyor; ümmetin büyük vahdetini destekliyor.
TAKSİM CAMİNİN İNŞAATI BİTİYOR
Temeli 17 Şubat 2017'de atılan ve Mimarlar Şefik Birkiye ile Selim Dalaman imzasını taşıyan yaklaşık 2 bin 482 metrekare inşaat alanına sahip Taksim Camisinin yapımı devam ediyor. Pandemi nedeniyle bir süre ara verilen ve 1 Haziran'da yeniden başlanan inşaat çalışmalarına sosyal mesafe kurallarına uyularak devam ediliyor.
Taksim'e yapılan caminin dış cephesindeki işçilik tamamlandı, pencereleri takıldı. İç kaplama, çelik işçilik çalışmaları ve mermer kaplama çalışmaları sürüyor. Kubbelerin kurşun kaplamaları tamamlandı. Caminin saçaklarda düzenleme çalışmaları, içerisindeki imalatlar ve süslemeler ise devam ediyor. Cami yavaş yavaş kendisini gösteriyor. İşçiler çok titiz çalışıyor, estetik katkı önemseniyor; hat, tezyinat, süsleme gibi aşamalara başlandı.
Tabii bunlar ince işçilik olduğu için içeride yapılacak olan düzenlemeler biraz zaman alacaktır. Çünkü caminin Taksim'e yakışan bir estetik ve zarafette olması gerekiyor. Buraya yerli yabancı pek çok misafirimiz gelecek, camiyi ziyaret edecekler. Cami ibadet mekanının yanında kültür-sanat alanı da olacak.
Beyoğlu, önemli bir yer. Taksim, kilisesiyle, havrasıyla, camisiyle, bütün inançların, farklı kültürlerin, farklı yaşam tarzlarının kendisini ifade ettiği bir yer olsun isteniyor. Taksim Camisi de bu anlamda tamamlayıcı bir unsur olacak. Taksimde milletimize yakışır bir cami ihtiyaçtı. Hamdolsun bu ihtiyaç da karşılanıyor.
Avrupa Taksim Camisi’nin yapılıp ibadete açılmasının anlamı, Türkiye’nin büyük İslam devleti olarak Avrupa’daki etkin varlığına vurgu yapacak. Türkiye ile İslam güneşi Avrupa’dan doğarak dünyaya küresel gücümüzü gösterecek. Taksim Camisi’nin açılışı, Anadolu’nun Rumeli’yle yeniden bütünleşmesinin işaret fişeği olacak inşallah. Hiç şüphe yok Taksim Cami açılışı bu anlamına uygun şekilde ve son derece görkemli olacaktır.
Milletimizin tarih yolculuğunu Ayasofya, Büyük Çamlıca ve Taksim Camileriyle süren kendi mecrasına taşıma çalışması; inşallah maddi ve manevi boyutlarda 2023 hedeflerine ulaşma müjdesi de olacaktır.