Bugun...
İSLAM AHLAK DÜŞÜNCESİNİN TARİHİ SEYRİ VE BİRGİVİ MEHMET EFENDİ


Necip Yılmaz
 
 

facebook-paylas
Tarih: 01-10-2022 22:10

İslam Arap toplumuna yeni bir hayat anlayışı getirdi ve eski bedevi hayat tarzının yerini temelini ahlaki erdemlerin oluşturduğu bir yaşam anlayışına bıraktı. Kur'an-ı Kerim'in ayetleri, meydana gelen hadiseler sonrası Allah Resulünün o konuyla ilgili yaptığı açıklamalar, onun hadisleri hayata yön verdi, insanlar bütün tavır ve hareketlerini Kur'an ve sünnet çizgisinde belirleme çabası içinde oldular.

Zaman içerisinde İslam yayıldı, Müslümanlar yeni kültür ve medeniyetlerle karşılaştılar. Onlann bilimsel eserlerini kendi dillerine çevirerek onlardan istifade ettiler. Büyüyen İslam toprakları sosyal değişimin bir sonucu olarak da Müslümanlar aynı zamanda yeni problemlerle yüz yüze geldiler. Daha çok sosyal, siyasi ve fikri gelişmelerin bir sonucu olarak ortaya çıkan bu sorunları çözmek için ilim adamları eserler kaleme aldılar. Bunların bir kısmını da Ahlaka dair eserler oluşturmaktadır.

Ahlak alanında tarihi süreç içerisinde farklı ahlak anlayışları meydana geldi. Kitap ve sünneti ahlakın asli kaynağı kabul eden gelenekçi ahlak anlayışı bunlardan biridir. Hadis mecmualarının kitabu'l-edeb bölümleri, muhaddislerin ahlaka dair hadisleri derlediği hadis mecmuaları, fıkhi eserlerde ahlaki erdemlerle ilgili yer verilen bilgiler ahlak düşüncesinin kökleşmesine zemin hazırlamış, daha sonra bu bakış açısı müstakil eserlerin yazılmasının yolunu açmıştır. Gelenekçi ahlak anlayışına örnek verilebilecek eserler arasında Abdullah b. Mübarek'in Kitabü'z-Zühd ve'r-Rekaik, Maverdi'nin Edebu'd-Dünya ve'd[1]Din, İbn Hazm'ın Kitabu'l-Ahlak ve's-Siyer fi Müdavati'n-Nüfus örnek gösterilebilir[1].

Diger yandan bir de tasavvuf bakış açısıyla yazılan ahlak kitapları telif edilmiştir. Bunlar da İslam ahlak düşüncesinin önemli bir kaynağını oluşturmaktadır. Muhasibi'nin er-Riaye li-Hukulallah ve'l-Kıyamı biha, Ebu Talib el-Mekki'nin Kütü'l-Kulub, Ragıb el-İsfahani'nin ez-Zeria lla Mekarimi'ş-Şeria, Gazali'nin İhyau illumu'd-Din adlı eserleri tasavvuf bakış açısının önde gelen eserleridir[2].

Ahlak düşüncesinin gelişimine katkı saglayan ve diğer tüm ahlak anlayışlarının dayandıığı bakış açısı ise felsefi ahlak anlayışıdır. Abbasi halifesi Me'mun tarafından 830 yılında Bagdat'ta kurulan Beytülhikme vasıtasıyla bir çok Helenistik, İran, Hint ve diğer kültürlere ait eserler Arapçaya tercüme edilmiştir. Bunlar arasında ahlak düşüncesi ile ilgili eserler de bulunmaktadır.  

Eflatun ve Aristoteles'in ahlaka dair eserleri İslam ahlak düşüncesinin oluşumunda çok önemli etkiler yapmıştır. Müslüman filozoflar hem tercüme edilen eserleri şerh etmişler hem onlardan da istifade etmek suretiyle İslam kültür ve medeniyetinin kültür değerleri doğrultusunda İslam ahlak düşüncesini oluşturmuşlardır. İslam ahlak düşüncesinin en önemli filozoflarından biri hiç kuşkusuz Farabi'dir. Farabi Aristo'nun Nikomakhos'a Etik adlı eserini şerh etmiştir. Ayrıca ahlakla ilgili eserler de kaleme almıştır. Kitabu't-Tenbih ala Sebili's-Saade, es-Siyasetü'l-Medeniyye, Arau Ehli'l- Medineti'l-Fadıla bunlardandır. Diger eserlerinde de ahlaki konulara yer vermiştir.

 

İhvan-ı Safa'nın Risaleleri, İbn Sina'nın İlmu'l-Ahlak adlı risalesi, İbn Miskeveyh'in Tehzibu'l-Ahlak ve Tathiru'l Arak adlı eseri, Tusi'nin Ahlak-i Nasıri adlı eseri, Kınalizade Ali Efendi'nin Ahlak-i Alai'si felsefi ahlak alanında yazılan eserlerin en önemlileridir[3]. Kınalizade Ali Efendi Mehmet Birgivi Efendi ile aynı dönemlerde yaşamışlardır. Bu anlamda onlar arasında ahlak düşüncesi alanında bir karşılaştırma yapmak yerinde olacaktır. Ancak konumuz buna el vermediği için bu hususu sadece ifade etmekle yetiniyorum. Ahlak düşüncesine şekil veren tarihi seyir bu şekildedir.

Osmanlı medreselerinde de tarihi süreçte telif edilen İslam ahlak düşüncesi ilgili eserler yer yer okutulmuş, ulema bu eserlerden istifade ederek ahlak anlayışlarını oluşturmuşlardır. Birgivi Mehmed Efendi de tevarüs ettiği bu geleneğe yaslanarak kendi düşüncesi içerisinde ahlak alanında eserler kaleme almış ve kendi ahlak düşüncesini tesis etmiştir.

 

[1] Mustafa Çağ rıc, Anahatlarıyla Islam Ahlakı, 5. Baskı, lstanbul: Ensar Neşriyat, 2009, 61-66.

[2] Çağırıcı, .66-76

[3] Çağırıcı,77 86.



Bu yazı 3471 defa okunmuştur.

YORUMLAR

Henüz Yorum Eklenmemiştir.Bu Haber'e ilk yorum yapan siz olun.

YORUM YAZ



FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

HABER ARA
ÇOK OKUNAN HABERLER
VİDEO GALERİ
FOTO GALERİ
GÜNDEMDEN BAŞLIKLAR
Henüz anket oluşturulmamış.
YUKARI